3 Aralık Dunya Engelliler gunu nedir?
3 Aralık Dünya Engelliler Günü: Ne Anlama Geliyor ve Neden Önemli?
3 Aralık, Birleşmiş Milletler tarafından Uluslararası Engelliler Günü olarak kabul ediliyor. Bu özel gün, sadece engelli bireylerin varlığını hatırlamakla kalmıyor, aynı zamanda onların haklarını, toplumda karşılaştıkları zorlukları ve eşit bir yaşam sürdürmeleri için neler yapılması gerektiğini de gündeme getiriyor.
Deneyimlerime göre, bu günün anlamını kavramak, engellilik konusuna farklı bir perspektiften bakmamızı sağlıyor. Engellilik, bir insanın yaşamındaki tek belirleyici faktör değil; aksine, herkesin birer parçası olabileceği yaşamın doğal bir gerçeği.
Engelliliğin Farklı Boyutları ve Toplumsal Etkileri
Engellilik denince akla sadece fiziksel engeller gelmemeli. Günümüzde kabul gören tanımlar gereği, %40 ve üzeri engelli raporu olan bireylerin yanı sıra, kronik hastalıkları olanlar, ruhsal ve zihinsel engelliler, işitme ve görme engelliler gibi çok geniş bir yelpazeden bahsediyoruz. Türkiye’de ortalama olarak nüfusun yaklaşık %12'sinin, yani yaklaşık 10 milyon insanın bir tür engelle yaşadığı tahmin ediliyor. Bu, senin de çevrende, iş yerinde, okulunda, hatta aile içinde mutlaka karşılaştığın bireyler olduğu anlamına geliyor.
Toplumsal olarak karşılaştıkları en büyük engellerin başında ise erişilebilirlik sorunları geliyor. Fiziksel erişilebilirlik dediğimizde, rampaların olmaması, toplu taşıma araçlarının engellilere uygun olmaması, binalarda asansörlerin bulunmaması gibi durumları düşünebilirsin. Ancak erişilebilirlik sadece fiziksel değil. Bilgiye erişim de çok önemli. Örneğin, işaret dili tercümesi olmayan canlı yayınlar, kabartma yazılı olmayan kitaplar, dijital platformlarda ekran okuyucularla uyumlu olmayan arayüzler de birer erişilebilirlik engeli.
Önyargılar ve ayrımcılık da ciddi bir sorun. Engelli bireylerin potansiyelleri tam olarak görülmeyebilir, onların "yapamaz" olduğu varsayılabilir. Bu durum, iş hayatından sosyal ilişkilere kadar pek çok alanda onların önüne set çekebilir.
3 Aralık'ta Neler Yapabiliriz? Pratik Öneriler
Bu özel günde bireysel olarak neler yapabileceğimize dair birkaç somut önerim var:
- Farkındalık Artırmak: Çevrendeki insanlarla bu günün önemini paylaşabilirsin. Sosyal medyada ilgili hashtag'lerle bilgi paylaşımında bulunabilirsin. Engellilikle ilgili belgeseller izleyebilir, kitaplar okuyabilirsin.
- Erişilebilirliği Desteklemek: Gittiğin yerlerde, karşılaştığın binalarda veya dijital platformlarda erişilebilirlik sorunları varsa, ilgili yerlere geri bildirimde bulunmaktan çekinme.
- İş Yerinde Destek: Eğer bir iş yerinde çalışıyorsan, engelli bir iş arkadaşın varsa, onunla iletişimde daha duyarlı olabilir, ihtiyaç duyabileceği konularda yardımcı olabilirsin. Örneğin, bir toplantı sırasında işaret dili bilen birini çağırmak veya önemli belgeleri braille alfabesiyle hazırlamak gibi küçük adımlar büyük fark yaratabilir.
- Empati Kurmak: Günlük hayatta karşılaştığın engelli bireylerle empati kurmaya çalış. Onların yaşadığı zorlukları anlamak, bakış açını değiştirecektir. Bir engelli bireyle konuşurken, onların göz seviyesine inmek veya sabırla dinlemek bile çok değerlidir.
Engelsiz Bir Toplum İçin Ne Gerekiyor?
Toplumsal olarak engelsiz bir yaşam alanı oluşturmak, sadece 3 Aralık'ta hatırlanacak bir konu olmamalı. Bu, sürekli bir çaba gerektiriyor.
Eğitim sisteminin erişilebilirliği çok önemli. Okullarda hem fiziksel hem de müfredat açısından engelli öğrencilerin ihtiyaçlarına yönelik düzenlemeler yapılmalı. Örneğin, özel eğitim dersliklerinin sayısı artırılmalı ve bu dersliklerde nitelikli öğretmenler görev yapmalı.
İstihdam alanında engelli bireylerin daha fazla yer bulması sağlanmalı. İşverenlerin engelli çalıştırmayı teşvik eden düzenlemelerle desteklenmesi ve engelli bireylerin yeteneklerine uygun işlere yerleştirilmesi kritik. Türkiye’de engelli istihdam oranının AB ülkelerine göre hala düşük olduğunu belirtmek gerekir. Bu oranı yükseltmek için çaba göstermeliyiz.
Yasal düzenlemelerin etkin bir şekilde uygulanması ve bu düzenlemelerin sürekli güncellenmesi de gerekiyor. Engelli bireylerin haklarının korunması, ayrımcılığın önlenmesi ve toplumsal katılımın sağlanması için bu çok önemli.
Son olarak, hepimizin birer parçası olduğu bu toplumda, 3 Aralık'ı sadece bir anma günü değil, gerçek bir farkındalık ve değişim günü olarak benimsemek hepimizin sorumluluğu.