Istiridyenin içinden ne çıkar?

İstiridyenin İçinden Ne Çıkar?

İstiridye dediğin zaman aklına hemen parlak, sedefli bir inci mi geliyor? Çoğu insan için durum bu. Ama deneyimlerime göre, o sihirli inci her istiridyenin içinde pırıl pırıl seni beklemiyor. Asıl olay, istiridye denen o mütevazı canlıyı açtığında karşına çıkanlar.

Bir istiridye açtığında görebileceğin en yaygın şey, istiridyenin kendi etli kısmı. Buna İngilizce'de "meat" deniyor ve evet, bu aynı zamanda yediğimiz kısım. Bu et, genellikle kremsi bir dokuya ve tuzlu, hafif metalik bir tada sahip. Farklı istiridye türleri farklı lezzet profilleri sunar. Örneğin, Pasifik Okyanusu'nda yetişen Pacific istiridyeleri (Crassostrea gigas) genellikle daha tatlı ve dolgunken, Atlantik istiridyeleri (Crassostrea virginica) daha tuzlu ve keskin bir tada sahip olabilir. Bir istiridyeyi doğru şekilde açtığınızda, içindeki suyu (istiridye suyu) genellikle göremezsin, çünkü açma sırasında dökülür ya da sen onu hemen tüketirsin.

Peki ya o meşhur inci? İşte burası biraz daha karmaşık. Bir istiridyenin inci üretmesi için, kabuğunun içine yabancı bir madde girmesi gerekir. Bu madde, bir parazit, bir kum tanesi veya istiridyenin kendi dokusundan bir parça olabilir. Bu yabancı madde, istiridyenin iç yüzeyini tahriş eder ve istiridye kendini korumak için bu maddenin etrafına, sedef adı verilen kalsiyum karbonat katmanları salgılamaya başlar. Bu katmanlar biriktikçe inci oluşur.

  • İnci Üretim Oranı: Genel olarak, avlanan istiridyelerin sadece yaklaşık 1 tanesi inci içerir ve bu incilerin sadece küçük bir yüzdesi değerli bir inci olarak kabul edilir. Vahşi doğada bu oran çok daha düşüktür, belki yüzlerce istiridyeden biri inci çıkarır. Kültür incicilikte ise bu oran, kullanılan teknoloji ve istiridye türüne göre artar. Örneğin, bir kültür istiridye çiftliğinde, her istiridyeye bilinçli olarak bir inci çekirdeği yerleştirilir, ancak bu yine de her istiridyenin mükemmel bir inci üreteceği anlamına gelmez. Bazen çekirdek reddedilir, bazen de inci istenilen şekil veya parlaklıkta olmaz.
  • İnci Çeşitleri: Her inci aynı değildir. Renkleri beyaz, krem, pembe, lavanta, hatta siyah ve mavi tonlarına kadar değişebilir. Şekilleri de yuvarlak olabileceği gibi, damla, oval veya düzensiz şekillerde de olabilir. Bir istiridyeden çıkan inciyi değerli yapan şey, rengi, boyutu, şekli, parlaklığı (lüsteri) ve yüzeyinin pürüzsüzlüğüdür. Mesela, 8-10 mm çapındaki, kusursuz yuvarlak, beyaz veya krem rengi, güçlü bir parlaklığa sahip bir inci, düzensiz şekilli, donuk bir inciye göre çok daha değerlidir.

İstiridyeyi açtığında karşına çıkabilecek bir diğer şey ise istiridyenin kendisiyle ilgili daha bilimsel unsurlar. İstiridye, kabuklarını birbirine bağlayan güçlü bir kas olan adductor kasına sahiptir. Açma sırasında ilk kestiğin şey genellikle bu kastır. Ayrıca, istiridyenin mantosu (kabukları oluşturan ve sedef üreten doku) ve sindirim organları da görülebilir. Bazen, istiridyenin kabuğunda herhangi bir inci olmadan da sedefli bir iç yüzey görebilirsin. Bu, istiridyenin bir şeyler üretmeye çalıştığının ama tam bir inci oluşturamadığının bir işaretidir.

Eğer istiridye yemeyi düşünüyorsan, dikkat etmen gereken birkaç şey var. İlk olarak, her zaman canlı ve taze istiridye aldığından emin ol. Kabukları kapalı olmalı ve açmak için üzerine hafifçe dokunduğunda kapanmalıdır. Açtıktan sonra ise içindeki suyun berrak olması ve kötü bir koku yaymaması gerekir. Eğer istiridye kapalıysa ve açılmıyorsa, onu zorlamaya çalışma, muhtemelen ölüdür ve tüketilmemelidir. Ayrıca, istiridyeleri açarken özel bir istiridye bıçağı kullanman ve ellerini korumak için kalın bir bez veya eldiven takman önemlidir. Bıçak ucu ile kabukların birleştiği ince noktaya girip, kası keserek kabuğu açabilirsin.

Özetle, istiridyenin içinden çıkan şey genellikle o yenilebilir etidir. İnci ise daha çok bir istisna, bir şans oyunudur. Ama o şansı denemeye değer, değil mi?