What happened to Assassin's Creed pirates?
Assassin's Creed'de Korsan Rüzgarı Neden Dindi?
Assassin's Creed serisinin o efsanevi korsan dönemini özleyenler için sorunun cevabını hemen verelim: Ubisoft, Black Flag'in başarısından sonra korsan temasını doğrudan devam ettirmek yerine farklı dönemlere ve temalara yöneldi. Bu, serinin evriminin bir parçasıydı ama pek çok oyuncuyu da hayal kırıklığına uğrattı.
Peki, neden böyle bir karar alındı? Deneyimlerime göre bunun birkaç temel nedeni var.
- Black Flag'in Beklenmedik Başarısı ve Yükü
Assassin's Creed IV: Black Flag, çıktığı dönemde büyük bir başarı yakaladı. Oyuncular, Edward Kenway'in hikayesinden, gemi savaşlarının derinliğinden ve Karayip Denizi'nin özgürleştirici atmosferinden çok keyif aldı. Gemiyi kişiselleştirme, mürettebat yönetimi, denizdeki devasa yaratıklarla mücadele gibi özellikler, seriye taze bir soluk getirmişti. Ancak bu kadar sevilen bir formül, Ubisoft için bir yandan da büyük bir beklenti yaratıyordu. Sonraki oyunlarda bu seviyeyi tutturmak veya aşmak zor olabilirdi.
Örnek verecek olursak: Black Flag'de oyunculara sunulan Karayip adalarının keşfedilebilir alanının büyüklüğü, dönemin teknolojisi ve Ubisoft'un bu ölçekte bir oyun geliştirme tecrübesiyle birleşince ortaya gerçekten büyülü bir dünya çıkmıştı. Bu, sonraki oyunlarda da benzer bir özgürlük ve keşif hissi beklentisini doğurdu.
- Serinin Yön Değiştirme İhtiyacı
Assassin's Creed serisi, doğal olarak bir noktada kendini tekrarlama riskiyle karşı karşıyaydı. Ubisoft'un farklı tarihi dönemlere ve kültürlere el atması, seriyi canlı tutmak ve daha geniş bir kitleye ulaşmak için stratejik bir hamleydi. Unity'nin Fransız Devrimi ve Syndicate'in Viktorya dönemi Londra'sı gibi daha şehir odaklı ve kara tabanlı maceralara geçiş yapılması, bu çeşitliliği sağlama çabasının bir parçasıydı.
Biraz somutlaştıralım: Black Flag'deki gemi savaşları ve açık deniz keşfi, sonraki oyunların çoğunda ana oynanış döngüsünün merkezinde yer almıyordu. Odyssey ve Valhalla gibi oyunlarda daha çok kara tabanlı çatışmalar, suikastlar ve RPG öğeleri ön plana çıktı. Bu, tamamen farklı bir oyun deneyimi sundu ve korsan temasına olan ilgiyi doğrudan karşılamıyordu.
- Korsan Temasının Kısıtlamaları ve Yeni Fırsatlar
Korsan teması, belirli bir coğrafya ve döneme bağlı kaldığı için Ubisoft'un yaratıcılığını bir ölçüde sınırlayabilirdi. Farklı tarihi dönemler, farklı sosyal dinamikler, farklı savaş yöntemleri ve farklı şehir yapıları sunarak serinin potansiyelini daha da genişletebildiler. Örneğin, Yunanistan'ın antik siyaseti veya Vikinglerin savaşçı kültürü, tamamen farklı bir hikaye anlatımı ve oynanış mekanikleri için zemin hazırladı.
Şöyle düşün: Korsan temasında ana odak genellikle gemi savaşları ve kıyı bölgeleri iken, bir Mısır veya Yunanistan oyununda piramitlerin, tapınakların, antik şehirlerin keşfi, farklı türde bulmacalar ve çatışmalar sunuyor. Bu, oyunculara sürekli yeni şeyler deneyimleme fırsatı veriyor.
Ne Yapabilirsiniz?
Eğer hala o korsan ruhunu yaşamak istiyorsanız, yapabileceğiniz birkaç şey var:
- Assassin's Creed IV: Black Flag'i Yeniden Oynayın: Hâlâ serinin en iyi korsan oyunlarından biri ve kaçırdığınız detayları fark edebilirsiniz.
- Sea of Thieves veya Skull and Bones Gibi Oyunlara Göz Atın: Eğer saf bir korsan deneyimi arıyorsanız, bu tür bağımsız oyunlar sizi tatmin edebilir. Ubisoft'un kendi bünyesindeki Skull and Bones'un çıkışı gecikse de, tamamen deniz ve korsan odaklı bir yapım olarak öne çıkıyor.
- Serinin Geleceğini Takip Edin: Ubisoft'un gelecekteki oyunlarında hangi temaları seçeceğini görmek ilginç olacak. Belki bir gün tekrar okyanuslara yelken açarız.